Unesco, 2007 yılının Mevlananın doğumunun 800. yıldönümü olması sebebiyle Mevlana yılı ilan etmiş. Çokta iyi etmiş.. Bunu öğrendikten sonra blogumda her ay bir tane Mevlana sözüne yer vermeye karar verdim ki çok sağolsun değerli arkadaşlarım yorumlarına diğer güzel sözlerini ekleyerek zenginlik kattılar.
Tabiki firmalar bu konuyu pazarlama stratejilerine hemen yerleştirdiler. İBB bile 'gel, her ne olursan ol, yine gel' sözünü geçitlere astığından beri, bunun reklam amaçlı kullanılıyor olması rahatsız ediyor beni. (Belki de belediyeye karşı olan bakış açımdan kaynaklanıyor, bilemiyorum ama objektif olmak zorunda da değilim ki, di mi? :)) Ne kadar reklama malzeme edilmesinden rahatsız olsam da o yazıların her birinde mutlu oluyorum, çünkü bu daha çok insanın Mevlana'yı tanıması demek, daha çok kişinin bilmesi ve onun sonsuz hoşgörüsünden alabilecek tüm insanların alması demek.
Bugün herhangi bir kitapçıya girdiğinizde en çok satanların yanında Mevlana kitap standlarını görebilirsiniz. Gazeteyi açtığınızda Mevlana'nın bir sözünün geçtiği ilanı, yapılan etkinlikleri görebilirsiniz. Bu yazıyı yazmama bugünkü Hürriyet Gazetesinde yayınlanan Favori Altın'ın ilanı sebep oldu zaten. Mevlana yılına özel bir koleksiyon hazırlayan Favori böylelikle hedeflenen bu yılın unutulmaz kalınmasını sağlamaya çalışıyor. Hedef kitlesinde kimler var bilmiyorum ama ben inancın insanın kendi içinde olmasına inandığım için yüzükte ya da kolye de Mevlevi figürü görmek istemiyorum. Önemli olan bu olguyu özümsemek ve onu hayatına katarak, bakış açını değiştirmek. Bu yüzden belki de öğrenilmesine sevindiğim halde her yerde kullanılmasından rahatsızlık duyuyorum.
Aynı gazetenin bir arka sayfasında ise Kültür Bakanlığı, Library of Congress ve Koç Holding iş birliğiyle Washington DC de düzenlenen Mevlana etkinliğinden bahsediyordu. Bu çok hoşuma gitti, bizim ne kadar hoşgörülü bir ülke olduğumuzu herkesin duyacak olması gururumu okşadı. Koç Holding sponsorluğunda (bence çok doğru bir karar) Smithsonian Vakfıyla düzenlenecek etkinliklere yıl boyu devam edilecekmiş.
Madem bu kadar bahsettim bu ayki Mevlana sözüm Favori Altın'ın ilanından gelsin.
"Altın ne oluyor, can ne oluyor,
İnci, mercan da nedir?
Bir sevgiliye harcanmadıktan
Bir sevgiliye feda edilmedikten sonra..."
Mevlana'nın ben de ilk çağrıştırdığı şey Huzur. Hangi kanaldan olursa olsun ulaşılan tüm insanların bu huzurdan yakalaması dileğiyle...
3 comments:
Sensiz yaşayış haram;
Sen olmadıktan sonra yaşayış da nedir?
Güzelim yüzün yokken yaşamak;
yaşayış adı verilen ölümdür ancak.
Mevlâna C.R (Gazel, V, 358)
Bulutlar ağlamasa yeşillikler nasıl güler
Mevlana C.R
Ben çok beğendim bu kampanyayı..insanlar altın alırken bile sevgi yi mevlanayı ansınlar..olsun pazarlama taktiği bile olsa..yolu sevgiden geçiyor..amaç zaten 'ne olursan ol gel değil mi.'.belki o altını alacak daha sonra buna sebep birşeyler olacak,kampanyadaki söz hoşuna gidicek,mevlanayı araştırmaya başlıcak..ve kocamana bir zincir oluşacak..maksat ticari de olsa,varılacak sonuçlar çok şaşırtıcı ve faydalı olabilir..hem de şık. tarasımları da beğendim:)
Post a Comment