Bir ürünün ambalajı onu almamızda ne kadar etkiliyse, bir binanın giydirilmesi de içeri de ne yaptıklarında, nasıl ürettiklerinde ve nasıl sattıklarında o kadar etkili bence. En son gördüğüm Citroen binasında arabaların oturdukları ray üzerinde aşağı-yukarı hareket etmeleri beni çok fazla etkiledi, çokta başarılı buldum. (Burada resmini bulamadığım için ekleyemedim)
Bunun üzerine de Marketing Türkiye'nin aylık yayınladığı Outdoor&Sign'den bu konuyla ilgili bir kaç kelime eklemek istedim.
Ambalajlar ne söyler?
* Moda ve zerafetle ilgili ambalajlarda pastel renkler, yaldız ve siyah kullanılıyor.
* Parlak renkler hafiflik, kutlama, rahatlık ve mutluluk duygusu veriyor.
* Daha koyu renkler, daha ciddi bir hava katıyor.
* Fotoğraf makinası ve teknolojik aletlerde kullanılan siyah ve gri renk 'ileri teknoloji' anlamına geliyor.
* Metal folyo, koruma amaçlı değilde daha çok görsel amaçlı kullanıldığı zaman, her zaman yüksek kalite ve pahalılık imajını sağlıyor.
Binalar reklamlarla giydiriliyor, çünkü:
- Stratejik olarak doğru seçilmiş bir cephe, etkileyici bir kreatif çalışmayla bütünleştiğinde markayı tüm mecralardan daha fazla etkileyeceği düşünülüyor.
- Bu tip çalışmalar markaların yaratıcı taraflarını ortaya koyuyor.
- Bina giydirmeler algılanma, hatırlama, dolayısıyla tüketime dönme avantajları sağlıyor.
- İnşaat halindeki binaların reklamlarla süslenmesiyle, çevrede kreatif bir görüntü sağlanıyor.
2 comments:
Bir "ürünün" ambalajı gerçekten o ürünün kartvizitidir.
İçindeki ürün ne kadar kaliteli olursa olsun, 3. sınıf bir ambalaj ile hiç bir yere varamaz.
Yada 3.sınıf bir ürün mükemmel bir şekilde jelatinlenip sunulurken (kısa vadede)1.sınıf imajı çok rahat verilebilir.
Psikolojide ilk etki denen şey ürünlerde de son derece önemlidir ki bu tamamen dış görünüşle ilgili ve sadece 5 saniyenizi alan bir olaydır.
sevgili mine,
ambalaj bir ürünün giysisidir, tüketici zihninde canlanış biçimidir. bu yüzden elimiz market raflarında hep hoşumuza giden paketlere uzanır.
şekilci değilim diyen, yalan söyler!!!
Post a Comment