Cumartesi yola çıkarken aslında bu kadar uzun süreceğini hiç düşünmemiştim. Bu kadar uzun süreceğini bilseydim gider miydimmm, ona da emin değilim. Silivri taraflarını hiç bilmediğim ve deniz kum düşüncesi sıcak gelince attım kendimi yollara. Üsküdar – Beşiktaş; Beşiktaş – Kabataş; Kabataş – Zeytinburnu; Zeytinburnu – Avcılar; Avcılar – Silivri; Silivri – Gümüşyaka..
istikametinde geçen yolculuk sonunda Gözde’lerle buluştuğumda artık yorgun ve bitkindim. Allahtan akşam yaptıkları mangalla karnımı doyurdularda biraz kendime geldim.
Haluk Levent’in Gümüşyaka Köprüsünü, ezberledim türküsünün de geçen Gümüşyaka’nın burası mı değil mi olduğu konusunda da oldukça kararsız kaldığımdan şarkıyı söylerken de tedirgindim.
Gümüşyaka küçük bir panayırı andıran sahil kenarı, denizi, kumu ile İstanbul’a yakın bir sayfiye yeri aslında ve benim gibi yakın bir yerlerde denize girebilmek için çaba sarfediyorsanız mutlaka uğrayın.
No comments:
Post a Comment